Çevremizde çok fazla renk görürüz oysa ki doğada saf olarak bulunan ve karışımla elde edilmeyen 3 ana renk vardır. Bunlar kırmızı, sarı ve mavidir. Bunların karışımından ise ara renkler ortaya çıkar.

Mor; (kırmızı+mavi), yeşil;(mavi+ sarı) ve turuncu;(kırmızı+sarı)dır. Bu renkler birbiri ile tekrar karıştırıldığında ise bu defa kahverengi tonları oluşmaya başlar. Ve bundan sonra süreç o renkleri kullanarak hayatımıza farklı anlamlar katarak devam eder. Ya Mutlu oluruz ya dinamik ya da bir an önce o renkten kurtulmaya çalışırız. İşte mekanlarda da doğru renk kullanımı, mekanın psikolojik boyutundan tutun da büyüklük küçüklük ilişkisine, doluluk boşluk yaklaşımına ya da o mekanda ne kadar süre kalacağımıza kadar her detayı hayatımızın içine alır. Hatta bazen renklere sembolik anlamlar yüklenerek toplumların değer yargılarını bile etkileyebilmektedir.